Operasyon değil katliam isteyenler… Belki iki ay sonrasının ‘şehitleri’ şu an hayatta, farkında mısınız?
Agos’un son sayısında Zakarya Mildanoğlu şahane bir iş yapmış. 1988 tarihli bir hadisenin kahramanlarından ikisini bulmuş. Avşa Adası; yaz… Zamanında “Böyle telaffuzu daha kolay” diyerek Giragos olan ismi nüfus kayıtlarında değiştirilen Giregöz Merkezoğlu, eşi ve iki kızıyla sahile balık almaya iniyor. Bir ara incik boncuk tezgâhlarından tekine gözleri ilişiyor. Başındaki delikanlı bir süre sonra “Sen
Tecavüz fiili gittikçe gündelikleşiyor. Bunun komikliğini yapabilmek için gerçekten şuursuz olmak lazım.
Kürtçe türkü söylediği için öldürülen Emrah Gezer cinayetinde karar duruşması 8 Eylül’de…
Somali’deki tabii afet değil. Fotoğraflardaki o çocuğun babası korsandı, reddettiğiniz mülteciydi belki de…
Diyalektik, Hegel, Marshall McLuhan, Nâzım Hikmet… SSÇ Ogün Samast’tan hukuk felsefesi ve iletişim teorisi…
Acilen müstakil bir suç olarak tanımlanmadıkça, linç artacak. Son haftalar ‘normalleşmenin’ sinyalleridir.
‘Kararlılıkla’ üzerine gidilecek, şehitler ölmeyecek… Bu işe yarasaydı 30 yıl sonra bu noktada mı olurduk?
Telefonun diğer ucunda bağımsız aday Serap Yeşiltuna. ‘Temizlik’ vaat eden Serap Hanım Kürtler şöyle olsun istiyor…
Tutunamayanlar’ın yazıldığı apartman yıkılıyor. İstanbul işte böyle tarihsizleşiyor. Oğuz Atay nasıl bakardı bu işe?